ISS TÜRKİYE HAVA KARGO DİREKTÖRÜ ÖMER HÜRMÜZLÜ: 2019 HEDEFİMİZ CASS LİSTESİNDE İLK YİRMİDEKİ YERİMİZİ ALMAKTIR
Inchcape Shipping Services (Dabkovic)’in Türkiye Hava Kargo Direktörü ile faaliyetleri ve hava kargo taşımacılığı odaklı bir röportaj gerçekleştirdik.
05.06.2018 Salı

Sektörün mutfağından yetişip, yöneticilik deneyimlerine müteakip önce Star Air & Sea markasıyla daha sonra gerçekleştirilen birleşme ile sektörde Inchcape Shipping Services (Dabkovic) firmasında çalışmalarına devam eden sektörün bilinen isimlerinden ISS Türkiye Hava Kargo Direktörü Sayın Ömer Hürmüzlü ile bir röportaj gerçekleştirdik.

 

Sayın Hürmüzlü ile gerçekleştirdiğimiz röportajda sektörün hava ihracat tarafında 2018 yılı aylık 150-200 ton hacmiyle IATA-CASS listesindeki 137 firmadan ilk 30 firma arasındaki yerlerini aldığını 2019 yılındaki hedeflerinin %50 büyüme sağlayarak CASS listesindeki ilk 20 firma arasına gireceklerini açıkladı.

 

ISS Türkiye Hava Kargo Direktörü Sayın Ömer Hürmüzlü ile gerçekleştirdiğimiz röportajımız aşağıdaki gibidir.

 

Bize kendinizden ve kariyerinizden bahseder misiniz?

 

Evli ve iki çocuk babasıyım. İktisat fakültesi mezunuyum ve lojistikle tanışmam öğrencilik yıllarına dayanıyor. 1995 yılından beri lojistik sektörünün içindeyim. Ulusoy lojistik firmasında 17 yıllık iş deneyiminden sonra beraber çalıştığımız iş arkadaşlarımla kendi firmamızı kurduk. Ulusoy firması kariyer geçmişimde yöneticilik yetilerimi geliştirebildiğim iyi bir fırsat oldu.

 

Star Air Sea ve Inchcape Shipping Services’in Türkiye’deki oluşumundan, kuruluşundan ve faaliyetlerinden bahseder misiniz?

 

Star Air & Sea lojistik firması nisan 2015 yılında hava kargo sektörüne hızlı adım atıp, zamanla müşterileri tarafından oluşan talepler doğrultusunda Deniz taşımacılığı servisini bünyesine eklemiştir. Temmuz 2017 yılında Marina servisi ve deniz taşımaclığı alanında uzman olan INCHCAPE SHIPPING SERVICES (Dabkovic) şirketinin bünyesine katılmıştır.

 

Yürütmekte olduğumuz hava ve deniz nakliye hacmimizi, Dabkovic’in bize sağladığı gerek uluslararası ağının kullanılması gerekse dünyanın farklı bölgelerinde yerleşik ofislerinin potansiyelini değerlendirerek özellikle hava kargo hacmini olumlu bir şekilde etkilemiştir.

 

Inchcape Shipping Services olarak Türkiye’deki genç IATA acentelerindensiniz. Hava kargo taşımacılığı alanındaki faaliyetleriniz ve hedefleriniz nelerdir?



Inchcape Shipping Services olarak 2017 Eylül itibariyle IATA lisansımız ve İstanbul (AHL) ofisimiz için Sivil Havacılık Yetki belgelerimiz ile müşterilerimize hizmet vermekteyiz. 2018 Nisan sonunda geldiğimiz nokta aylık 150-200 ton hacmiyle IATA-CASS listesindeki 137 firmadan ilk 30 firma arasındaki yerimizi aldık. Amacımız finansal riskleri minimize ederekten hızlı adımlarla ilerlemektir. Network desteği ile 2019 hedefimiz %50 büyüme sağlayarak CASS listesindeki ilk 20 firma arasındaki yeri almaktır.Bu doğrultuda altyapı yatırımlarımız devam etmektedir.

 

 

Inchcape Shipping Services, hava kargo taşımacılığında ihracat mı yoksa ithalat yoğun bir acente midir? Güçlü olduğunuz bölgeler, alanlar nelerdir? 


Yıllar boyunca gelişen müşteri talepleri doğrultusunda işlem yönümüzü ithalat’tan ziyade, ihracat’a yönlenmemizi sağlamıştır.
 

Inchcape olarak hava kargoda servis verdiğimiz ürün gruplarımız arasında otomotiv yedek parça, tekstil ve canlı hayvan taşımaları firmamızın uzman olduğu alanlardır. Türkiye’nin birçok lider kuruluşuna hava ihracatta ve ithalatta kapıdan kapıya nakliye ve danışmanlık, proje ve uçak kiralama hizmetleride sağlamaktayız.

 

Üyesi olduğunuz forwarder networkleri var mıdır? Networklere, Inchcape Shipping Services olarak yaklaşımınız nasıl?


ISS olarak bir çok network’a uzun yıllara dayalı üyeliğimiz mevcuttur (örnek : CLN , PLN, WCA) . “Forwarder Network” leri gün geçtikçe cari alacaklarının vadesinde ve eksiksiz olarak ödenmesinin garantörü işlevi gördükleri için tercih sebebi olmuştur fakat ülke bazlı yelpazenin üye sayısı artıkça gerek rekabet faktörünü gerekse firmaların odaklanmasını olumsuz bir şekilde etkilenmiştir. Şirketimiz, üye firmalardan gelecek muhtemel iş potansiyelinden ziyade, kendi kontrolümüzdeki yüklemelerin iyi / hızlı bir şekilde elleçlenmesinin yanısıra cari alacağımızın zamanında ödenmesinin avantajlarından yararlanmaktayız.

 

Inchcape Shipping Services olarak E-AWB kullanıyor musunuz? E-Freight Projesinin Türkiye’de uygulanabilirliği konusunda ne düşünüyorsunuz? Sektörün tüm tarafları ne zaman uyum sağlayabilir?

 

Birleşik Arap Emirlikleri merkezli şirketimiz E-AWB sistemine geçiş sürecini hızlandırmış olup, altı yapı gereksinimlerinin sonuna gelmiştir. Bu yılın 4. çereğinde tam geçiş yapılacağını ön görüyoruz. Gelişen teknolojik ve lojistik altyapılar özellikle minimum karla iş yapan hava kargo sektörünün çağ atlamasını sağlayacak önemli bir projenin ortaya çıkmasını sağlamıştır. E-Freight projesinde tüm tarafların (firmalar, gümrük, havayolu) ortak bir portal üzerinde buluşması ve kullandıkları sistemlerin birbiri ile uyum sağlayabilecği bir altyapıya sahip olması gerekiyor ancak uyum geçiş süreci ve bürokratik yapı nedeniyle belki beklendiği kadar kolay ve hızlı olamayabilir. Sektörün tüm taraflarının en erken 2019 yılı başında tam anlamı ile bu projeye uyum sağlayabileceğini ön görüyorum.

 

İstanbul’un 3. havalimanının ilk etap açılışının 29 Ekim 2018 tarihinde yapılması planlanıyor. Kargo acenteleri için de ofis kiralamaları bir süre önce başladı. Inchcape Shipping Services olarak kiralama yaptınız mı? Sizce m2 başına kira ücretleri makul seviyelerde mi?  

 

İstanbul’un 3. Havalimanındaki kargo binasınıda geçen yıl itibari ile ofis kiralamasını yaptık. Kira ücretlerinin AHL’e ofis maliyetleri ile kıyasladığımızda çok daha pahalı olduğunu ve revizeye gidilmesinin şart olduğunu düşünüyorum.

 

AHL’den 3. Havalimanına geçiş süreci konusunda çok farklı senaryolar var. İlk başlangıçta tüm tarifeli seferlerin 3. Havalimanına kaydırılacağı konuşuluyor. İlk bir yıl kargo uçaklarının AHL’den uçuşlarını icra edeceğine dair duyumlar var. Sektörümüz açısından bu süreçteki muhtemel operasyonel aksaklıklar neler olur?

 

Yeni havalimanındaki tesisler tamamlanana kadar kargo uçuşları Atatürk Havalimanından devam edeceği yönündedir. Yolcu uçaklarında taşınan kargoların devamı kargo uçağında olacaksa, bu kargolar bir süre karayoluyla AHL’ye taşınacak ve bu durum kargoların operasyon sürecinin gecikmesine sebep olacaktır, bu gecikme ile beraber her iki havalimanında işlem yapmak adına ofislerin faaliyet yürütmesi gerekmektedir dolayısıyla maliyetlerin artışı kaçınmaz olacaktır.

 

İstanbul’un 3. havalimanı açıldıktan sonra hava kargo taşımacılığı açısından kısa ve orta vadede bir kapasite artışı bekliyor musunuz? AHL’ye slot yüzünden gelmeyen havayolları 3. Havalimanına uçmaya başlar mı? Sektörümüze yansıması nasıl olur?

 

İstanbul’a yapılacak 3. havalimanının hava kargo taşımacılığı sektörüne büyük bir ivme kazandıracaktır. Türkiye’nin transit üssü olma hedefine büyük bir adım olacaktır. Özellikle global firmaların bu potansiyeli değerlendireceğinden eminim.

 

Sizce Türkiye’deki hava kargo taşımacılığı sektörünün gelişimini engelleyen sorunlar nelerdir? Bu sorunlara olan çözüm önerileriniz nedir?

 

Türkiye’de hava kargo sektörünün, altyapıdaki yetersizlikler ve bürokratik sorunlar nedeniyle hizmet kalitesinde olması gereken noktada henüz olmadığı düşünüyorum. Yeterli ve elverişli bir alt yapının sağlanması büyüyen lojistik sektörü ile beraber hayata geçirilmesi sektöre büyüme kazandıracaktır.

Bu habere ilk yorum yapan siz olun!

Facebook Yorumlar

Yazarlar

Taner AKSOY

Ülkemizde Üniversite Mezunlarının İstidahımı ve Sektörümüzde* Durum

E-Dergi Son Sayımız